FİBROMİYALJİ NEDİR

Fibromiyalji… yumuşak doku romatizması… son zamanlarda giderek daha sık duyduğumuz duydugumuz bu hastalık pek çok insanın hayatını kabusa çeviriyor. Yaşam kaliteleri giderek düşen hastalar günlük yaşamlarını sağlıklı bir şekilde yürütmekte zorlanıyor. Özellikle ağrılarla ve yorgunlukla kendini belli eden fibromiyalji pek çok hastalığın da beraberinde getiriyor. Peki ama fibromiyalji denilen bu hastalık tam olarak nasıl bir şey? çözümü yok mu? Neler yapılabilir?


İlk olarak fibromiyalji nin zor ama tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu söyleyebiliriz. Bu zorluk ilk etapta hastalığın tanısında kendini gösteriyor. Yapılan pek çok tahlil neticesiz kalıyor. Sürekli ağrıları olan hastalar doktor doktor gezerek çare arıyor. Fakat hemen hemen her umut ışığı çabucak sönüyor.
Şimdi kendimize bir ışık yakalım ve Mevlana Hazretlerinin Mesnevisinden bir hikayeye kulak verip öyle başlayalım.

Hindistan da bir fil bir ahırda halka gösterilmek istenir. Fakat ahır o kadar karanlıktır ki insanlar fili bir türlü göremezler Bu yüzden onu dokunarak tanımaya çalışırlar Birisi filin kulağına dokunur. ‘’bu bir oluğa benziyor, ‘’ der. Ötekisi filin ayağına değer, ‘’ bu bir direk olmalı, ‘’ diyerek fikrini belirtir. Bir başkası filin sırtına dokunduktan sonra ‘’ bu bir taht sanırım ‘’ der.

Herkes, filin neresine dokunduysa onunla ilgili fikir yürütüp tarifini yapar. Dışarıda anlatılanlar birbirine karışmıştır. kimse bütünüyle algılayamadığından fili tarif edemez …


İşte fibromiyalji hastalığı da karanlık bir fili tarif etmeye benzer. Bu yüzden teşhis zordur. Bir yapbozda olduğu gibi tüm parçaları birleştirip resmin bütününe bakmak gerekir.


Fibromiyalji hastalığı ancak uzman doktorların hastaların şikayetlerini çok iyi dinlemesi ve yapılan tetkiklerde pek çok hastalığın elenmesiyle ortaya çıkıyor. Tanının konuşulması kadar gecen sıkıntıyla ilgili bir diğer sorunsa hastanın içe kapanması, yanlızlaşma halidir. çevresi tarafında şikayetleri artık dinlenmeyen, önemsenmeyen pek çok hasta var. Doktordan sonuç alınamaması da bu durum üzerinden etkili oluyor. Hastaların çoğu kendi kabuklarına çekilerek depresyona girme riskiyle karşı karşıya kalıyor.


Hastalığın tanısı konulduktan sonraysa zorlu bir süreç başlıyor. Evet zor, korkmaya gerek yok, çünkü fibromiyalji kaderiniz değil. Hayat tarzınızın düzenlenmesiyle, takviye gıdalarla, çeşitli geleneksel veya yeni yardımcı tedavi yöntemleriyle hastalığın etkilerini azaltmak ve hayatınıza olağan şekilde devam etmeniz mümkün.


Artık korkmaya gerek yok. Hayatımızı düzenleyerek, doktorumuzla, fizyoterapistimizle güven içerisinde çalışarak, tedavi yöntemlerinden faydalanarak karanlığı ortadan kaldırabiliriz. Böylece fibromiyaljiyi bir bütün olarak ele alıp onunla yaşamayı öğrenebilir. En sonunda da onu mağlup edebiliriz.

FİBROMİYALJİ ENDİŞELERİNİZ GERÇEK Mİ?

FİBROMİYALJİ
FİBROMİYALJİ ÇÖZÜM REHBERİ


Yeter ki şifa dolu günlerinizi hayal edin!
Yeter ki inanın ve mücadele edin!
Sağlık ve huzur elimizde, bilgi şifadır. Sağlığımıza dair bilgilenmek şifanın kapısını açmaktır.

Uzun zamandır sağlığınızla ilgili çeşitli endişeleriniz var ya da çeşitli olumsuz belirtiler mevcut; fakat önemsemiyorsunuz, belki de önemsiyorsunuz, ama doktorlar rahatsızlığınızı teşhis edemiyor, dolayısıyla tanı konulmadığı için çözüm bulamıyorlar.

Peki ne yapacaksınız? ilk olarak vücudunuzu dinlemekte fayda var. Şikayetlerinizi başlık başlık toplayabilir, not alabilirsiniz.

Örneğin, yorgunluk hissinden mi şikâyetçisiniz? Sabahları yataktan sürünerek mi kalkıyorsunuz? Boyununuz, sırtınız veya vücudunuz da ağrıyan yerleriniz, kulunçlarınız mı var? bir alışveriş poşeti taşımak bile sizi yoruyor mu? İçinizde birçok şeyi yapma isteği ve enerjisi olmasına rağmen bedeninizde bunları yapacak gücünüz yok mu?


Bütün bu soruların cevabı ‘’evet’’ se ve geceleri yeterince uyumanıza karsı sabah yorgun uyanıyorsanız, sürekli yorgunluk hissinden dolayı çalışma isteğiniz azalıyorsa, siz de fibromiyalji (yumuşak doku romatizması) hastası olabilirsiniz.

FİBROMİYALJİ İÇİN VÜCUDUNUZUN SİNYALLERİNİ ÖNEMSEYİN

Risk altında olan kişiler, genelde mülkiyetçi ve hassas yapıdaki insanlardır. Modern yasam koşullarının, ‘’ kas romatizması ‘’ olarak da bilinen bu rahatsızlığın sayısını artırdığını görmekteyiz. Günlük yaşamda büyük sıkıntılara neden olana yumuşak doku romatizmasına pek öok faktör neden olabiliyor. Dış görünüşü hiçbir zaman değiştirmez, sakat bırakmaz; ancak tedavisi uzun sürebilir ve yaşam kalitesini bozabilir.

Bu hastalığın belirtilerinin başında ‘’yorgunluk’’ gelir. Yorulmayı gerektirecek bir faaliyet yapılmadığı halde oluşan ve özellikle sabahları daha beliğin olan yorgunluk aksama doğru normale döner. Bu kişilerde sabah tutukluğu sık görülür. Kas kaynaklı olan bu tutukluk, yorgunluk gibi gün içerisinde uzun süre devam eder. Bu tutukluğu iltihaplı eklem hastalarındakiyle karıştırmamak gerekir.
Özellikle soğuk, rutubetli, kasvetli havalarda, stres ve aşırı aktivite durumlarında artış gösteren fibromiyaljinin başarılı bir şekilde tedavi edilebilmesi için önce teşhisin doğru konulması gerekir.

Bu rahatsızlık iş yerindeki gergin ortamlardan tutunda, telefonla konuşmaktan araba kullanmaya dek pek çok nedenden etkilenir. Bu hastalık aynı zamanda genetik özellikle gösterebilir. En sık 20-50 yaş grubu arasındaki kadınlarda görülmesine rağmen her yaşta ve cinsiyette ortaya çıkabilir.
Hastalığın tedavisi, önce hastalığın teşhisi ile başlıyor. Fibromiyalji hastaları genellikle çok fark edilirler. Yorgunluktan dolayı bir poşeti bile taşırken bitkin düşüyorsanız dikkat kesilin.

Yıllarca migren tedavisi, bel, boyun, omuz gibi bölgelerden ayrı ayrı tedavisi gösterilebilir. Depresyon tedavisi görmek durumunda kalan aşırı yorgunluktan eve haps olan fibromiyalji hastaları var yaygın ve şiddetli ağrılar gün geçtikçe çevredekiler tarafından önemsememeye baslar hatta hasta yakınları zamanla bu ağrıların psikolojik olduğunu idda edip hastaya inanmaya bilirler. Teşhisi konulmamış fibromiyalji hastaları için en üzücü durum belki de bu sebeplerle yakınlarının desteğini alamamaktadır.

Üzülmeyin, önce kendi doktorunuz olmayı basarabilirseniz kalıcı bir şekilde fibromiyalji ile vedalaşa bilirsiniz. Bunun içinde öncelikle fibromiyalji belirtilerini sahip olup olmadığınız anlamanız gerekir. Bu belirtilerin neler olduğuna ve hastalığın kimler de daha sık görüldüğüne birlikte bir göz atalım.

Fibromiyalji’de en belirgin durum uyku kalitesinin bozulmasıdır. Sabahları çok yorgun ve dinlememiş kalkıyorsanız bu belirtiyi dikkate almanızda fayda var. Birçok hastalık ta uyku kalitesi bozulabilir. Ama birazda daha detaylı bahsedeceğiniz belirtilere ve hassas noktalara karşı tepkiler varsa mutlaka uyku kalitesini gözden geçirin.
Sabah uyandığınız da akşam yatarken ki halinizden daha yorgunsanız fibromiyalji açısından muayene edilmelisiniz uyku laboratuvarlarında derin uykuya geçemedikleri gözlemlenen fibromiyalji hastaları, uykularında diş gıcırdata bilirler. Uyku halinde istemsiz hareketler yapabilirler.

Kas romatizması olarak da adlandırabileceğiniz fibromiyaljide hastalar mutlaka yorgunluk hikayeleriyle muayeneye gelirler.

BEDENİNİZİ DİNLEYİN, VERDİGİ SİNYALLERİ ÖNEMSEYİN

HİSSETİGİNİZ HER DEGİŞİKLİGE KULAK VERİN,BUNLAR SİZE İLGİLENİLMESİ GEREKEN
ÖNEMLİ BİR ŞEYİ ANLATMAK İSTİYOR…

Fiziksel bazı bulgular hastalığın teşhisini geciktirebilir. Fibromiyaljinin farkı hastalıklarla karıştırılmasına neden olabilir. Fibromiyalji hastalarında göğüs ve kalp ağrısı görülebilir. kabızlık, ishal karında gaz ve geğirme isteği yaşanabilir. Kramplar, sebepsiz baş dönmesi ve işitme kayıpları da belirtiler arasındadır. Hastalar zaman zaman karıncalanma, uyuşma sorunu da yaşayabilirler. Adet öncesi aşırı gerginlikle de seyredebilen Fibromiyalji, hayat kalitesini önemli ölçüde etkiler.

Boyun, bel, omuz gibi bölgelere sürekli yaygın ağrılarınız varsa ve bu ağrılar soğuktan, yorgunluktan, stresten etkileniyorsa temel birtakım örtüşmeler mevcut demektir. Çünkü fibromiyaljide ağrılar, telefon konuşmaktan araba kullanamaya kadar günlük hayatın pek çok aktivitesinden etkilenebilir.
Fibromiyalji kadınlarda daha çok görülür. Özellikle 20-50 yaş arası kadınlarda daha çok karşımıza çıkan fibromiyalji aslında her yaşta ve her cinsiyette görülebilir.

ÇOK İLAÇ DEĞİL, DOĞRU İLAÇ İYİLEŞTİRİR.

Dr. Portakal
Dr. Portakalhttps://www.drmehmetportakal.com
Ermenek’te doğdum. 1992 yılında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon alanında uzmanlık eğitimimi ve Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Biyokimya doktoramı tamamladım.

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

İlgili Yazılar

Sosyal Medya

9,595BeğenenlerBeğen
21,000TakipçilerTakip Et
2,783TakipçilerTakip Et
2,500AboneAbone Ol

Son Yazılar